Savaş Sanatı | Sun Zi (Sun Tzu)

Bu ne maharettir! Görüneni görünmez kılar; Bu ne hikmettir! Sesi duyulmaz kılar ki düşmanın kaderini elimizden tayin eder!

-Sun Zi

Savaş Sanatı, uzun yıllar boyunca farklı disiplinlerce gerek hükümdarların ve askerlerin, gerekse yönetim ve yönetim bilimi ile ilgilenen tüm grupların baş ucu kaynaklarından biri. Kitap, savaşın bir ülkenin baş sorunu, ölüm kalım yeri, var olma ya da yok olma yolu olma durumunu belirterek başlıyor. Eser, hükümdara ve komutana nasihatler içeren 13 bölümden oluşuyor. Savaş Sanatı, Türk edebiyatının da hiç yabancı olmadığı bir türünün, nasihatnamelerin ilk örneklerinden. Hükümdarları ve komutanları geçmiş tecrübeler hakkında bilgilendiren, erdemli olmaya yönlendiren bu tarz eserler tarih boyunca pek çok kez kaleme alınmıştır. Savaş Sanatı da bu yol gösterici özelliğinden dolayı, yazarın ölümünden sonra da, eserin şöhretini devam ettirmiş, yazarı 2500 yıl okunur kılmıştır. Savaş Sanatı, 2014 yılında Pulat Otkan ve Giray Fidan’ın Çince aslından yaptıkları tercüme ile dilimize kazandırıldı.

Sun Zi, MÖ 6. yüzyılın ortalarında, Çin’in Qi Beyliğinde dünyaya gelmiş, yazdığı kitapla şöhret kazanarak Wu Beyliği’nin hizmetine girmiş bir komutan. Sun Zi’nin hayatı hakkında detaylı olarak öğrenebildiklerimiz ise oldukça kısıtlı. Fakat Sun Zi’nin bahsettiğimiz kitabı yazdıktan sonra Wu Beyliği’nin komutanlığına yükselişini anlatan tarihi bir alıntı, aktarılmaya değer: Wu Beyliği’nin hükümdarı He Lu, Sun Zi’yi ülkesine davet eder, ona eserini okuduğunu ve kendisi için bir talim yaptırmasını rica eder. Sun Zi’nin saray kadınlarından yüz seksen tanesiyle yaptırdığı bu talim sonucunda ”askerlerin” disiplin altında olduklarını, istenirse suyun ve ateşin üstünde bile yürüyeceklerini söyler. Bu talimden çok etkilenen He Lu, Sun Zi’yi ordusunun komutanı yapar. Daha sonrasında Sun Zi’nin komutasında Wu Beyliği büyük muzafferiyetler elde eder.

Sun Zi, bu kısa eserde savaş gerçeğini matematiksel bir düzlemde çözmüş, tüm ana başlıklarıyla okura izah etmeyi başarmıştır. Yerin, göğün, yolun, komutanın ve kuralın savaş için ilk hesaplanması gereken unsurlar olduğunu belirten yazar, savaşın bir aldatmaca olduğunu ifade ediyor: ”Yemle ve kandır, kargaşa çıkar ve ele geçir.”¹ Fakat en mükemmel zaferin yüz yüze cenk ederek kazanılan zafer değil, savaşmadan baş eğdirilen zafer olduğunu söylemekten de geri durmaz. Sun Zi’nin defalarca tekrarladığı bir hakikat de komutanın, hükümdarın bütün emirlerini uygulayamayacağı hususudur. Hükümdarın, komutanın işine karışmaması ve askerleri dizginlememesi gerektiğini yazar kitapta ifade ediyor. Hükümdarın, komutanını en sadık dostu olarak yakınında bulundurmasını salık veriyor.

Savaş Sanatı‘na göre, iyi bir komutan, zafer kazanacağı ortamı yaratmasını bilen kişidir. Tüm öngörü ve gayretlere rağmen bir yenilgi söz konusu olduğunda, komutan şan ve şerefini düşünmeyip ordusunu korumalı ve geri çekilmesini bilmelidir. Askerlerine şefkat ve sevgi gösterme, bir komutanda aranan diğer bir özelliktir. ‘‘Komutan askerlerini çocukları gibi görürse, askerleri en zor yerlerde onun yanında olur ve gerekirse komutanlarıyla birlikte ölüme atılırlar.”2 Aynı zamanda iyi bir komutan erdem sahibi, akılcı ve iradeli olmalıdır. ”Olacakları önceden bilmek ruhlar ve hayaletlerden bilgi almayla, astrolojik tahminlerle mümkün değildir. Bu bilgiler ancak insanlardan alınabilir, bu insanlar da düşmanının durumunu bilenlerdir.3

Savaş Sanatı kitabından bağımsız olarak düşünecek olursak, savaşın bir sanat olup olamayacağı konusu tartışılabilir bir meseledir. Şayet, Şair M.Sadi Karademir’in sanatın kısa tanımı için söylediği şu sözleri dikkate alırsak, şüphe duymadan savaşın da bir sanat olabileceğine kani oluruz: ”Bir kişi ya da bir toplum, yaptığı işi para kazanmak gayesinin ötesinde, adanmışlıkla ve aşkla bağlanarak yapıyorsa, yaptığı işte ”güzele” ve “yeniye” dair orijinal unsurlar varsa, yapılan iş sanata evrilirir. Ortada salt para kazanma gayesi varsa o iş zanaatın dışında düşünülemez.”

Savaş Sanatı‘nın, sadece savaş alanında değil, insan ilişkileri, kriz yönetimi, disiplin gibi konularda da kişiyi eğiten bir eser olması, kitabı uzun yıllar canlı kalmaya devam edecek bir eser yapıyor. Savaş gerçeğini tüm korkunç yönleriyle yaşadığımız coğrafyamızda umulur ki Savaş Sanatı bizleri erdemli olmaya ve ”savaş olmaksızın”’ zaferler kazanmaya sevk eder.

Hüseyin ERSAVAŞ

  1. Sun Zi, Savaş Sanatı, Çev. Pulat Otkan, Giray Fidan, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2020, Syf. 4.
  2. a.g.e 31
  3. a.g.e 41

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir